Ne yalan söyleyeyim, bu oyunun adını ilk duyduğumda içimden “meyve mi sıkacağız, para mı kazanacağız?” diye geçirdim. Ama yok, öyle kuru sıkı bir oyun değil bu. Juicy Fruits, bildiğin şeker gibi bir oyun. Renkli mi renkli, canlı mı canlı… Ama en önemlisi, cüzdanı da biraz canlandırıyor. Slotter’da oynadım, ne yalan diyeyim, bir tur çevirdim midemde kelebekler uçuştu.
Ekranı bir açıyorsun, sanki bir manav reyonu! Ama öyle sıradan bir manav değil, altınla bezeli bir cennet resmen. Çilek, karpuz, limon… hepsi dans ediyor. Ama esas mesele wild semboller. Onlar öyle bir yayılıyor ki… sanki mahalleye bedava şeker gelmiş gibi. O yayılmalar var ya, kazancı getiren tam da onlar.
Slotter’daki sürümde ses efektleri bile ayrı keyif. Çevirdikçe insanda değişik bir tat bırakıyor. Hani her turda, “bak bu sefer geliyor” dedirtiyor. Gelmese bile moral bozmuyor, çünkü görsel şölen tam gaz devam ediyor.
Juicy Fruits’in en şık hareketi kesinlikle Free Spin modu. 3 scatter denk getirdin mi, hoppaaa… Kendini lunaparkta hissetmeye başlıyorsun. Hele o wild semboller sağa sola kaydıkça… Allahım, içimden “bi zahmet patla artık” demek geliyor.
Oyun şansa dayalı ama taktik isteyen cinsten. Beklemesini bilirsen, meyveler sana çalışıyor. Hele bir de üstüne üstlük çarpanlar denk gelirse… Ekranı kapatıp dans edesin geliyor.
Bu oyun başka yerde oynanır mı? Sanmam. Slotter sayesinde takılmadan, donmadan, mis gibi bir oyun deneyimi yaşadım. Ne zaman aklıma kazançlı, hızlı bir slot oyunu gelse, direkt bu geliyor aklıma.
Meyve deyip geçme, bazıları para yapıyor. Juicy Fruits de işte tam olarak öyle bir oyun. Oynadıkça içine çekiyor. Eğleniyorsun, bazen üzülüyorsun ama sonunda mutlaka “iyi ki çevirmişim” diyorsun.
Hayat zaten başlı başına bir slot oyunu gibi. Ne zaman ne geleceği belli değil. Ama bazen bir çilek, bazen bir wild, bazen de bir Free Spin… İşte o anlar var ya, insanı gülümsetiyor. Ve Juicy Fruits tam da o gülümsemeyi sağlayan bir oyun. Belki bugünkü şansın, o meyvenin içinde saklıdır.
Bak dostum, bu oyunu ilk açtığında hissedeceksin o Mısır esintisini. Ama öyle tarih kitabı gibi…
İtiraf edeyim, bu oyunun adı ilk kulağıma çalındığında aklımdan geçen tek şey: "Oha, 40 satırlık…
Ya tamam da, bu oyun neyin kafasını yaşıyor? Burning Hot diyorsun, ateş basıyor! Yani öyle…
Hadi şimdi dürüst olalım. Meyve slotları deyince biraz burun kıvıranlardan mısın sen de? "Aman abi…
Şimdi bak, bir oyun var. Adı 100 Super Hot. Duyunca bile şöyle bir insanın içi…
Bak şimdi... 20 Super Hot diyorlar. Dedim ki "bir meyve oyunu daha mı?" Ama yok…